Evrim Tesadüfle mi Oluşur?


EVRİM MİTLERİ: EVRİM RASTLANTISALDIR

Hayır ve evet. Doğal seleksiyon işe yarayanı işe yaramayandan ayıran titiz bir sınavdır, organizmaları belirli yönlerde evrilmeye yönlendirir. Fakat, tesadüfi olaylar da önemli bir role sahiptir.
“ Yaşamın şans eseri oluşması, kasırganın hurdalıkta bir Boeing 747 inşa etmesinden farksızdır” demişti Astronom Chandra Wickramasinghe bir oturumda 1981 yılında, New Scientist ‘te ( 21 Haziran 1982, s 140) yer alan bir röportaja göre. Arkadaşı Fred Hoyle bu iddianın tornado versiyonunu meşhur etti – çok akıllı insanların bile evrimi yanlış anladığını ortaya koymak için.

Daha iyi bir analoji milyonlarca hurdalıkta, tornadonun geriye bıraktığı enkaz arasında özenle uçma olasılığı en yüksek parçayı bulmak için, hurdalığın bir milyon tane birebir kopyası yapılarak, tekrar başka bir milyon tornado daha oluşturarak, kapsamlı denemeler yaparak; ve bu şekilde devam ederek; bir çeşit makinemsi üretene kadar bu işi sürdürerek, ne kadar ilkel olursa olsun ve Boeing 747’ye benzemese de; en azından birkaç yard uçmayı başarabilmesi şeklinde olabilirdi.


HAYATTA KALMAYI TEŞVİK ETMEK

Doğal seleksiyonla evrim iki basamaklı bir süreçtir; ve sadece ilk basamak rastlantısaldır: mutasyonlar şans olaylarıdır, ama mutasyonların hayatta kalmasıysa şans eseri olaylar değildir. Doğal seçilim bir takım avantajlar kazandıran mutasyonları korur (bkz. Evrim türlerin hayatta kalmasını teşvik eder), ve fiziksel dünya işe yarayan ve yaramayan arasında çok kesin sınırlar uygular. Sonuç olarak, canlılar belirli istikametlerde evrilirler.
Sualtında yaşayan bir canlı düşünün ve bu anlamda mesela avını takip etmesi gereksin. Rastlantısal mutasyonlar çeiştli ve değişik formlara sahip yavrular ile sonuçlanacaktır. Daha az enerji harcayarak daha hızlı hareket etme imkanı tanıyan şekle sahip olanlar, kendilerini yavaşlatan şekle sahip olanlara kıyasla hayatta kalmak için daha fazla yaşama şansınaa sahip olacaklardır ve daha çok üreyeceklerdir.


MUTASYONLAR HIZLANIR MI?

Organizmalar her zaman faydalı bir mutasyonun oluşmasını beklemezler. Mesela, uyku hastalığına yol açan parazitin kaplama proteinleri için , konağın bağışıklık sisteminin başa çıkabileceğinden daha hızlı  yeni kaplamalar üretmek için karıştırıp eşleştiren, binlerce yedek geni vardır.

Daha tartışmalı olarak, birkaç biyolog kimi mikropların, değişik çevrelere uyum sağlamak için uğraşırken mutasyon hızını arttırmak için veya varyasyonları ihtiyaç halinde kullanmak üzere depo etmek için bir mekanizmaya evrildiklerini düşünmektedir. Doğal seleksiyon – deneme süreci evrimi belirli istikametlere yönlendirir.

Bunun bir sonucu da evrimin sorunları halletmek için benzer “tasarımlar” üretmeye eğilimli olmasıdır; bu yakınsama (konvergens) olarak bilinen bir fenomendir. Sayısız örneği vardır. Pterozorlar, kuşlar ve yarasalar hepsi uçmak için benzer yollarla kanatlar oluşturup evrilmişlerdir. Ton balıkları ve bazı köpekbalıkları yüzme kaslarını yüzdükleri sudan daha sıcak tutmak için benzer mekanizmalar kullanırlar.

BİR BENZERLİK

Evrimsel yakınsaklık (veya konvergent evrim) ; proteinlerden topluluklara kadar her aşamada olmaktadır. Önceden türe özgü olduğu düşünülen develerde bulunan nadir bir antikorun benzeri köpekbalıklarında varken mesela çıplak köstebekler karınca ve arılarınkine benzeyen koloniler meydana getirirler.

Bunun anlamı eğer zamanı geri alabilirsek ve yaşamın tekrar tekrar evrilmesini sağlarsak, yaşam çok değişik yollar izler fakat yine de günümüzde yaşayan canlılardakine benzer mekanizmalar üretebilir.

Okyanuslarda kesinlikle daha aerodinamik yüzücüler ve gökyüzünde kanatlı yaratıklar olacaktır.  Aslında, bazıları aklın evriminin sanal olarak kaçınılmaz olduğunu fakat akıllı canlıların bizden çok farklı olabileceklerini de iddia etmektedir.

FARKLI BİR YOL İZLEMEK

Evrim rastlantısal olmamasına rağmen, yukarıda da bahsedildiği gibi şans önemli bir rol oynar. Evrimin yönlenme olasılığı bulabileceği sayısız istikametler vardır.

Darwin’in Galapagos Adaları’ndan topladığı ispinozları ele alalım; farklı besinler için özelleşmiş farklı gagalara sahip 13 türe ayrılmıştır. Neden bir grup kuşun bir yöne doğru yönlendiği ve diğerlerinin yönlenmediği tamamen farklı bireylerde gaga büyüklüğünü ve şeklini etkileyen   mutasyonlardaki tesadüflere bağlıdır.
Dahası var, çünkü bazı mutasyonlar rastlantısal genetik sürüklenmeler ile doğal seleksiyonda olduğundan daha çok biçimde nüfusun bir kısmında yayılır veya yok olur (bkz. Doğal seçilim evrimin tek aracı mıdır?). Ve şans faktörü de çok büyük rol oynar: eğer 60 milyon yıl önce bir asteroit dünyaya çarpmasaydı, dinozorlar hala dünyaya hakim olabilirlerdi.

Böylece, evrim teorisinin göz ve kanat gibi yapıların kaza ile meydana geldiğini düşünmek yanlış olsa da, şans evrimde büyük rol oynamaktadır.

Çeviren:  Levent Alper

Makelenin orijinaline ulaşmak için tıklayın..

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s